Çocuğum Okula Hazır mı?

Yaz geldi geliyor derken Temmuz ayını da geçirdik. Yaklaşık bir ay sonra okullar yeniden açılıyor. Okul çağındaki çocuklar için de telaşlı günler yaklaşıyor. Tabii en büyük heyecan ve telaş okula yeni başlayan çocukların anne babalarında. Çocuğum okula hazır mı? Başarılı olabilecek mi? Başarılı olabilmesi için ne yapmalıyım? gibi sorularla boğuşuyor bu anne babalar. Ben de bu dönemde okula hazırlık ve okul başarısı konularında yazılar yazmak istedim. Belki şu sıralarda sizi meşgul eden sorulardan bazılarına yanıt verebilirim bu yazılarda. Aradığınız sorunun yanıtını yazıda bulamadıysanız ya da bu konuda katkı ya da eleştiride bulunmak isterseniz lütfen bana yazın. (bilgi@anababarehberi.com)
Son yıllarda bir çok ülkede formel eğitime başlama yaşı düşürülüyor ve çok sayıda eğitimci, psikolog, çocuk gelişimi uzmanı bu yaklaşımın tehlikeleri hakkında uyarılarda bulunuyorlar. Ülkemizde de yakın zamanda bence son derece yanlış bir kararla okula başlama yaşı erkene çekildi. Araştırmalara göre, okula hazır olarak başlayan çocukların okul hayatları boyunca akademik başarıları ve sosyal becerileri daha yüksek oluyor.
Peki okula hazır olmak ne demek? Okula hazır olmak çok kaba bir şekilde, çocuğun yapılandırılmış bir ortamda öğrenmeye hazır olması şeklinde tanımlanıyor. Aileler çoğunlukla okula hazır olmayı yalnızca akademik alanlardaki hazırlık olarak değerlendiriyor. Örneğin, çocukları sayı sayabiliyor, adını yazabiliyorsa okula hazır olduğunu düşünüyorlar. Oysa okula hazır olma, çok farklı alanlarda hazır olma anlamına geliyor. Genel olarak üzerinde anlaşılan alanlar şunlar:
Fiziksel sağlık ve motor becerilerin gelişimi
Genel olarak sağlık durumunun iyi olması. Ayrıca, yürüme, koşma gibi büyük kas kullanımını ve kalem tutma, makasla kesme gibi küçük kas kullanımını gerektiren becerilerinin gelişmiş olması. Okula başlayan çok sayıda çocuk (özellikle erkek çocuklar), küçük kaslarını yeterince iyi kullanamadığı için yazı yazmakta güçlük çeker. Öz bakım becerilerinin gelişmiş olması, kendi kendine giyinebilmesi, tuvalete gidebilmesi ve tuvalet temizliğini yapabilmesi, yemek yiyebilmesi, el yıkayabilmesi.
Sosyal gelişim
Diğer çocuklarla geçinebilmesi, sırasını bekleyebilmesi, işbirliği yapabilmesi, paylaşabilmesi, sosyal ortamın gereklerini kavrayabilmesi ve buna uyum sağlayabilmesi.
Duygusal gelişim
Dikkatini toplayabilmesi, duygularını düzenleyebilmesi, stresli ortamlarla baş edebilmesi, anne babadan ayrılabilmesi.
Dil gelişimi
Kendisini ifade edebilmesi, iletişim kurabilmesi, sözcük dağarcığının yaşına uygun olması.
Bilişsel gelişimi ve genel bilgi düzeyi
Sayı bilgisi, kavramlara ilişkin bilgileri, yönergeleri takip edebilme becerisi, harf ve sesler arasındaki ilişkiyi kavrayabilmesi.
Öğrenmeye ve okula karşı tutumu
Okula gelme isteği, öğrenme merakı, motivasyonu, soru sorabilme ve sorun çözme becerisi.
Anne babalar için çocuklarının gelişim düzeyini değerlendirmek zordur. Anaokulu öğretmenlerinin, çocuğun bu alanlardaki gelişim düzeyine ilişkin görüşleri anne babalar için son derece yönlendirici olacaktır. Anne babalar ayrıca aşağıdaki soruları sorarak çocuklarının okula hazır olup olmadığı konusunda fikir edinebilirler.
Kendi kendine giyinebiliyor, yemek yiyebiliyor mu?
Kendi kendine tuvalete gidebiliyor, temizliğini yapıp ellerini yıkayabiliyor mu?
Boya ve kalem tutabiliyor mu? Makasla kağıt kesebiliyor mu?
Sırasını bekleyebiliyor mu?
Başka çocuklarla ilgilenip onlarla oyun oynayabiliyor mu?
Paylaşmayı biliyor mu?
Annesinden, babasından, bakıcısından rahatlıkla ayrılabiliyor mu?
Duygu ve düşüncelerini ifade edebiliyor mu?
Yetişkinlerle ilişki kurup, istek ve ihtiyaçlarını söyleyebiliyor mu?
Basit kurallara uyabiliyor mu?
Dikkatini toplayıp bir konuya odaklanabiliyor mu?
Bir etkinlikten başka bir etkinliğe rahatlıkla geçebiliyor mu?
Üç aşamalı yönergeleri izleyip uygulayabiliyor mu? (Örneğin çantandan kitabını çıkar, ilk sayfasını aç ve resmi boya.)
Diğer çocukların duygularını anlayabiliyor mu?
Hayal kırıklığıyla başa çıkabiliyor mu?
Bu sorulardan bir kısmına hayır cevabı veriyorsanız bir uzmana danışmakta fayda var. Her çocuğun gelişim temposu farklı olabilir. Hazır olmayan bir çocuğu okula başlamaya zorlayarak, tüm hayatını olumsuz etkileyecek deneyimler yaşamasına neden olabiliriz.
UNICEF, yayınladığı bir raporda çocuğun okula hazır olmasının hayattaki başarısı üzerindeki etkisini vurgularken bir yandan da hazır olma durumunun yalnızca çocuk açısından değerlendirilmemesi gerektiğini ailenin ve okulun da hazır olup olmadığının sorgulanması gerektiğini belirtiyor. Biz de bir sonraki yazımızda ailenin okula hazır olmasının ne demek olduğunu tartışalım.
#okulbaşarısı #ilkokul #okulahazırlık #okulabaşlamayaşı #okulöncesidönem #okulöncesieğitim